Evrende yalnızca çok küçük bir yer edinen insan ırkı, uçsuz bucaksız derinliklerin perde arkasını keşfetmeye devam ediyor. Bir sonu olmayacak gibi gözüken çalışmalara bir yenisi daha eklendi ve Güneş Sistemi’nde yüzlerce yeni gökcismi tespit edildi.
ABD’deki Pensilvanya Üniversitesi’nden gökbilimci Dr. Pedro Bernardinelli’nin liderliğindeki bir ekip, Karanlık Enerji Araştırması (Dark Energy Survey) isimli çalışmada 6 yılın sonunda elde ettikleri bulguları incelerken 461 gök cismi tespit etti.
Neptün’ün ötesinde 815 gökcismi bulundu
Araştırmada Güneş Sistemi’nin kenarında bulunan, cüce gezegenler ve göktaşlarından oluşan Kuiper Kuşağı isimli bölge incelendi. Gökbilimciler söz konusu bölgeye yönelik gözlemlerinde trans-Neptün nesnesi olarak adlandırılan 815 gökcismi tespit etti. Sistemdeki en uzak gezegen olan Neptün’ün de ötesinde yer alan gökcisimleri trans-Neptün nesnesi adını almakta.
Söz konusu objeleri kataloglayan bilim insanları, bunlardan 461’inin daha önce hiç rastlanmadığını ortaya koydu. Bu keşfin, Güneş Sistemi’nin doğuşunun daha iyi kavranabilmesini sağlayacağı düşünülüyor.
Bu, sadece bir araştırmada yapılabilmiş en büyük ikinci katolog
Henüz hakem onayından geçmemiş, Arxiv isimli internet sitesinde erişime sunulan araştırmanın yazarları, araştırma için “Bu katalogda 817 onaylanmış obje yer alıyor. 461’i ilk kez bu çalışmada keşfedilmiştir. Bu, trans-Neptün objelerinin yer aldığı, tek bir araştırmada hazırlanabilmiş en büyük ikinci katalog.” dedi.
Diğer yandan, Karanlık Enerji Araştırması’nın asıl amacı Neptün’ün ötesindeki nesneleri bulmak değil. Ağustos 2013 ve Ocak 2019 arasında yürütülen bu araştırmaya dahil olan bilim insanları, evrenin genişleme hızını hesaplamak için gözlemler gerçekleştiriyor.
Karanlık enerjinin evrenin genişlemesinden sorumlu olduğu düşünülüyor
Karanlık enerji daha olduğu gibi gözlemlenemiyor ve gizemini hala koruyor. Fakat bilim insanları, bu enerjiyi evrenin genişlemesinden sorumlu ana güç olarak görüyor. Karanlık Enerji Araştırması sırasında yapılan gözlemler, astronomiye çok fazla değerli veri kazandırdı. Bunlar arasında Güneş Sistemi’nin uzaklarındaki gökcisimleri de yer alıyor.
Örneğin, geçtiğimiz yıl gök bilimciler söz konusu araştırma projesinden elde ettikleri sonuçları incelerken 100’den fazla yeni cüce gezegen tespit etmişti.