Edebiyattan sinemaya keyifli söyleşi

edebiyattan-sinemaya-keyifli-soylesi.jpg

edebiyattan-sinemaya-keyifli-soylesi.jpg

Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği “Edebiyattan Sinemaya” söyleşisine konuk olan Zehra Çelenk ve Umut Tümay Arslan, Sait Faik’in Menekşeli Vadi hikayesinden uyarlanan ve Türk sinemasının önemli filmlerinden biri olan “Vesikalı Yarim”in çözümlemesini yaptı.

 

Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü, “Yılın Yazarı” projesiyle usta yazar Sait Faik’i, yıl boyunca farklı mekân ve her yaştan insanın katıldığı etkinliklerle kent gündemine taşıdı. Yılın Yazarı Sait Faik Sempozyumu öncesi gerçekleştirilen son etkinlik olan “Edebiyattan Sinemaya Menekşeli Aşk: Menekşeli Vadi’den Vesikalı Yarim’e” söyleşisine, Zehra Çelenk ve Umut Tümay Arslan konuk oldu. Nâzım Hikmet Kültürevi Balaban Salon’da gerçekleştirilen söyleşiye katılım yoğun oldu. Söyleşiye, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Zafer Yıldız ile Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürü Şafak Baba Pala da katıldı.

 

Sait Faik’in “Menekşeli Vadi” kitabından uyarlanan “Vesikalı Yarim” filmini konu alan söyleşide Zehra Çelenk ve Umut Tümay Arslan, senaryosundan karakterlerine, rol alan oyunculardan sahnelerine kadar filmin detaylı bir şekilde çözümlemesini yaptı.

 

            Bir yazar olarak Vesikalı Yarim filmi üzerine söyleşmenin, heyecan verici olduğunu dile getiren Zehra Çelenk, kitaplardan yapılan uyarlamaların, televizyon ve sinema alanında çok sevilen, önemli bir kaynak olduğunu söyledi. Sait Faik’in de özel bir öneme sahip yazar olduğunu ifade eden Çelenk, “Sait Faik, bu arada şarkı sözünden şiirlere dizilere çok uyarlanmış yazarlarımızdan biri. Gözlemi, çağa, döneme, insan ruhuna ilişkin gözlemleri çok güçlü bir yazar. Çok bilinen ama diğer bir yandan da yeterince bilinmeyen çok güçlü öyküleri olan bir yazar. Vesikalı Yarim’e konu olan Menekşeli Vadi eseri de onlardan biri” dedi. Çelenk, 1968 yılında çekilen Vesikalı Yarim’in etkileyici ve hafızalarda hala çok canlı bir şekilde yer aldığını, birçok yazarı ve izleyiciyi etkileyen önemli bir eser olduğunu söyledi. Gerçekçi ve şehirle bağ kuran bir film olduğunu söyleyen Zehra Çelenk, “Bizi, o döneme götürüyor. Bunda yönetmen Ömer Lütfi Akad’ın da etkisi çok büyük. Filmin de en etkileyici anlarından biri, bizde çok popüler olan imkansız aşk teması etrafında kurulması. Aşkın kırılganlığını çok güzel anlatıyor. Ev, Menekşeli Vadi denilen bir yerde. Şehrin ortasında bir vaha gibi. Menekşelerle, bostanlarla çevrili olağanüstü bir yer. Ama aslında İstanbul’da öyle bir yer yok. Bu, öyküde çok güçlü biçimde tasvir edilmiş” diye konuştu.

 

Filmin, insan üzerinde bıraktığı duyların etkileyici olduğunu belirten Çelenk, finalde ise alışılmış aşk hikayelerinin dışında izleyicinin, gerçek bir aşkın ortasında evine dönmüş bir adam ile dışarıda kalan ve feda edilmemiş bir kadın karakterle baş başa kalmasının, sinema alanı için devrimsel bir durum olduğuna dikkat çekti. Çelenk, “Keşke ve aşk duygusunu çok güçlü anlatan, kadın ve erkek gözünden anlatıldığı için çok etkileyici bir film. Film, Sait Faik öyküsünün yanı sıra Orhan Veli’nin Tahattur adlı şiirinden de esinleniyor. Günümüze kadar gelen birçok eserde de bu filmin imgelerine rastlıyoruz” dedi.

 

Vesikalı Yarim filminde hikayenin bir erkek karakter üzerinden giderken, kadına yönelik dönüşüyle sonlandığını belirten Umut Tümay Arslan da, “Kök biçim, kapalı kimliği yerinden eden, aşırılığı ortadan kaldıran ve kenar mahallenin tam oluşuna inandırıyor seyircisine. Vesikalı Yarim’de ise kapalı kimliği yerinden eden, fazlalığın peşinden gidiyoruz. Bu çok önemli bir kırılma. Geçiş filmi aslında. Yeşilçam’ın, bir anlamda mahrem dünyayı, sanki el değmemiş gibi yücelten bir tarafı vardı. Vesikalı Yarim filmiyle aslında durumun öyle olmadığını, mahremiyetin ortasında bir erkek karakterin yer aldığını gördük” diye konuştu. Vesikalı Yarim’in arzu karşısında, kaybı kabullenen bir film olduğunu belirten Arslan, Yeşilçam’ın güzel örneklerinin de bu şekilde çıktığını söyledi. Umut Tümay Arslan, “Vesikalı Yarim, melodramatik fanteziyi, trajediye dönüştürüyor. Bir film değil, bir buçuk film gibi. Son sahnesi başka bir filmin başlangıcı da olabilir” ifadelerini kullandı.

 

Etkinliğin son bölümünde katılımcılar da, yorum ve sorularıyla söyleşiye katkıda bulundu. Söyleşinin sonunda Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Zafer Yıldız, konuklara teşekkür etti.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Exit mobile version